Daha önce binlerce kilometre yol gitmiş ve bu eylemin iliklerine kadar işlediği biri olarak anlatmaya çalışacağım neden uçakla, trenle ya da arabayla değil de otobüsle seyahat? 75 milyonluk Türkiye nüfusunun belki de en çok gezen ve gezmeye devam eden vatandaşlarından biri olarak, keyfine düşkün, bütçesini korumaya özen gösteren biri olarak, Avrupa’da ayak basmadığı yer kalmayan ve bir çok arkadaşımın haritada bile yerini bulamayacağı yerlere seyahat etmiş biri olarak yazıyorum bu yazımı.

Üniversite ile başlayan Avrupa hayalimin neticesi olarak başta Avrupa Birliği gençlik projeleri, ardından kendi imkanlarımla o bildiğiniz kıtayı hem uçak, hem tren hem de otobüsle karış karış gezdim. Kamp kurdum, internette tanıştığım insanların evlerinde, otellerde, hostellerde, tren garlarında hatta gece kulüplerinde uyudum. Unutamayacağım anılar biriktirdim, dolandırıldım, kavga ettim, çok güzel dostluklar edindim, paha biçilemez anılar biriktirdim, rüya gibi anlar yaşadım. Hastalandım, aç kaldım, uykusuz ve parasız kaldım. Ayaklarım, belim, sırtım ağrıdan dayanılmayacak bir hal alana kadar gezdim. Yoruldum, dinlendim ve gezmeye devam ettim.

Şimdi belki de uçakla, trenle ve otobüsle milyon kilometre yol yapmış biri olarak bana, neden otobüsle seyahat diye sorarsan, madde madde anlatayım..

Öncelikle seni ülkemiz standartlarında en çok seyahat edenlerin yaş aralığı olan 1984-1994 doğumlu gençlerin tam ortasında yani 1989 yılında doğmuş bir genç olarak ele alalım. Diyelim ki Avrupa’yı gezmek istiyorsun 15 ülkelik bir gezi planın var.

1.Şehirlerde geçirilen süre bakımından neden Interbus yapmalısın?

Muhtemelen yurt dışı hayali bir çok insanı cezbettiği gibi seni de cezbediyor. Duyduğun, gördüğün o yerleri yerinde görmek istiyorsun. Peki o duyduğun gördüğün yerlerin hepsini tek seferde mi görmek istersin yoksa sadece bir kaçına mı gitmek istersin? Hemen işgüzarlık yapıp hepsini kısa kısa göreceğime bir kaçını sindire sindire göreyim deme, bak sana ne diyeceğim, hani o bir kaç ülkelik senin için turlar düzenleyenler var ya? 1 günde gezebileceğin yerleri, senden aldıkları paranın hakkını verirmiş gibi yapmak için öyle bir zamana yayıyorlar ki 1 günlük şehri süsleyip, ballandırıp 5 günde gezdirdikleri bile oluyor. Gideceğin şehir büyükse zaten 1 günden fazla zamanı biz de veriyoruz o ayrı. Yani şimdi okuduğun üniversitenin kampüsü kadar alanı olan Vatikan ile dünyanın ilk metropol şehri olan Roma bir tutulabilir mi? Tutulamaz. Biz de ona göre süreleri ayarlıyoruz zaten.

2.Konfor bakımından neden Interbus yapmalısın?

Önce otobüs yerine uçakla yolculuğu ele alalım, meşhur bir lafım vardır, ‘hiç uçağa binmemiş biri için Interbus daha az konforludur’ diye. Nedense insanımızda uçak, otobüsten daha konforlu algısı var. Sanırım herkes business uçuyor, normal uçan yok 🙂 Peki sen cevap ver, istediğin zaman ayakta dolaşabileceğin, otobüste tanıştığın arkadaşlarınla kaynaşabileceğin, yeri gelip müzik açıp hep birlikte kopabileceğin, uykun geldiğinde evden getirdiğin yastığında uyuyabileceğin bir araç varken uçak nasıl daha konforlu olabilir ki? Bir de bunu 15 ülkelik gezi olarak düşünsene.. İstanbul’dasın valizinle havaalanına gidiyorsun, xray cihazından geçiyorsun, bekliyorsun, uçağa biniyorsun resmi bir hava ve sahte gülümsemelerle karşılanıyorsun, herhangi bir şehre iniyorsun, havaalanı şehir merkezine uzak olduğu için şehir merkezine geçiyorsun. Ertesi gün kalkıp havaalanına doğru yola koyuluyorsun, aynı işlemi 15 kez daha yapmak için ! Ben yazarken bile yoruldum gerisi sana kalmış. Bir de o kadar uçuştan sonra o basınç değişikliği vs. derken bir daha evden çıkmazsın 🙂 Tren zaten ayrı bir rezillik, interrailin kitabını yazmış biri olarak onu da anlatayım. Aldığın interrail bileti her trende geçmiyor öyle, zaten 2.sınıf tren bileti alacaksın. Treni ayarladın mı, trene yetiştin mi, uyuya mı kaldın, sonra merkeze geç otel ara oteller çok pahalı de dön tren garına uyu fln sıkıntılı işler. Zaten tren bileti alıyorsun ama Avrupa’ya tren yolu kapalı olduğu için ilk gideceğin şehre uçakla gideceksin. Daha da bir şey demiyorum geçelim diğer maddemize.

3.Ücret bakımından neden Interbus yapmalısın?

Interbus’ın en büyük özelliğinden biri diğer turlarda olduğu gibi ekstra tur ücretinin olmaması. Nasıl yani deme hiç, başta ne demiştim mantığımız aynı, ben de bir tura katılsam ekstra tur ücreti olmasın isterdim, o yüzden 1 euro bile ekstra ücret istenmiyor senden. Konaklama, yurt dışı çıkış harcı, seyahat sigortası hepsi ücrete dahil Interbus’ta. Şimdi sen 15 ülkelik bir tur için oradan oraya uçak bileti ya da tur satın almaya kalk istersen ne demek istediğimi öyle daha iyi anlayacaksın o yüzden uçağı direk geçiyorum, gelelim trene. Yanlış algılardan biri de trenle gezmenin daha hesaplı olduğu. O zaman gel bir karşılaştırma yapalım. 1989 doğumlusun demiştik, şuanki Interrail fiyatı 2.sınıf tren bileti için 600 küsür euro. Bir de gidiş dönüş uçak bileti alacaksın mecbur hadi ona da iyimser bakıyorum 150 euro diyelim etti sana 750 euro, hadi buna yeme içme masrafını, yerel ulaşım masraflarını ve en önemlisi kalacağın otelleri de ekleyelim ondan sonra hesabını sen yap ben hiç konuşmayayım. Çektiğin onca eziyet de cabası, uçuşlarda valizinin kaybolma olasılığı olduğu kadar tren yolculuğunda da var. Üstelik valizini ya da eşyalarının hepsini koyduğun sana o gezgin havası kattığını düşündüğün sırt çantan üçüncü günden sonra ağırlığından omuzlarını delmeye başlayınca beni anabilirsin. Interbus öyle mi peki? Ekstra tur ücretinin olmamasının yanında şehir merkezlerine direk otobüsle gittiğimiz için yerel ulaşıma da para harcamıyorsun. Neredeyse Eyfel Kulesi’nin altına kadar giriyoruz otobüsle. Yeme içme masrafı desen, otobüste bozulmayacak yiyeceklerden koltuğunun altına bir yemek kolisi hazırlayabiliyorsun dolayısıyla yemek masrafını da düşürmüş oluyorsun.

4.Marka tercihi bakımından neden Interbus?

Interrail yaklaşık 20 ülkenin bir araya gelerek imza attığı bir protokol sonucu ortaya çıkmış gençler için serbest dolaşım hakkı tanıyan güzel bir program. Ama ben o kitabı çok önce okumuş bir arkadaşın olarak Interbus’ı ortaya çıkarmakla ülkemiz adına güzel bir marka yarattığımızı düşünüyorum. Burada çoğul konuşmamın nedeni bu markayı ben değil Interbus yapanların yaratmış olmasıdır. Kendilerinin geziden sonra yazdıkları ‘gerçek’ yorumlara buradan ulaşabilirsin : www.facebook.com/groups/interbustur/  Ayrıca Interbus haricinde Avrupa’ya götürebilecek 10 binin üzerinde kuruluş var. Bunlardan da, kendilerine göre mantık hatalarıyla ortaya çıktığımız için, ekstra tur ücreti ve düşük ücret modeliyle kendilerini üzdüğümüz için ve müşteriyle nasıl dost olunur onu gösterdiğimiz için hazır fırsatım varken özür diliyorum. Tabi Interbus’tan sonra bir çok taklidimiz de türedi, ulan ben zorlanıyorsam bu adamlar nasıl yapabiliyor diyordum, onun da cevabını rezil ettikleri müşterileri veriyor zaten.

Yani kısaca kim ne derse desin malesef kusura bakmasın öyle Into the Wild filmini izledikten sonra havalara girmekle olmuyor bu işler, ha bir iki ülke gezeceksen ona hiç sözüm yok ama öyle 15 20 ülkelik bir gezi için seyahat özgürlüktür lafını yerler tren ve uçakla gezmeye kalkarsan 🙂 Yazımın başında da belirttim, o kendini gezgin sanan, ya da daha yaşadığı şehirden başka şehre git desen gidemeyecek adamların konuştuğu laflara pek bakmayacaksın. Eleştirmek güzel şey ama boş konuşmak gereksiz. Hepsini denedim ama mantıklı olan otobüstü o yüzden Interbus.

Interbus Turizm A.Ş. – Yönetim Kurulu Başkanı

Caner Durukan

Menü