Pınar Çelikkol Çimen – Interbus Sonrası Yorumu
Başınıza gelebilecek güzel maceralar yolculuk boyunca kurduğunuz güzel dostluklar. Umarım herkes bir gün bu güzel deneyimi tatma şansına sahip olur. İyi ki böyle bir organizasyona katılmışım dediğim ve her anında müthiş keyif aldığım Avrupa maceram. Her gün farklı yerlerde uyuyup uyanmak, bambaşka yerler görmek muhteşemdi. Interbus’ta gözlerinizi her açtığınızda etrafınızı bambaşka bir mimari, konuştuğunuzda bambaşka bir dil, bambaşka renklerde insanlar ve bambaşka eğlence, yepyeni bir kültür içerisinde inanılmaz anılara sahip şanslı insanlardan biri haline geliyorsunuz. Bu kadar zamanda bu kadar yol katedilir mi diyenlere, gezdik, gördük, eğlendik hem de inanılmaz anılar, paha biçilmez dostluklar kazandık dersiniz.
Interbus benim için Selanik’te ATATÜRK, Üsküp’te köfte ve trileçe, Roma’da Galateria della Palma, Venedik’te gondol, Monte Carlo’da para, Barselona’da hem futbol hem tarih, Paris’te AŞK, Amsterdam’da özgürlük, Brüksel’de waffle, çikolata ve hayal kırıklığı heykel, Berlin’de duvar, Prag’da bohem, gotik, hüzün, kasvet, nostalji, Viyana’da lüx, Floransa’da rönesans, Andorra’da vergi, Nice’de adrenalin, Pisa’da güzellik, Sofya’da anı, Belgrad’da Osmanlı, Budapeşte’de ihtişamdı.
Şimdi de acaba sayamadığım, nerelerde ne hatıralar yaşadım dediğim, geziden önceki tüm ‘acabaları’ ‘iyi kiler’le bitirdiğim, Avrupa’yı neredeyse karış karış dolaştığım, 18 günü paylaştığım insanlarla ‘Türkiye’ye hoş geldiniz’ yazısına hüzünlendiğim, arkadaşlıkların, dostlukların temelinin atıldığı muhteşem bir gezi oldu. Böyle bir geziye imkan tanıyan, bizim de bundan faydalanmamızı sağlayan başta Caner Durukan’a, en tatlış koordinatörlerimiz Ezgim Şahin, Neslihan Özkan ve hiç bitmeyen enerjileriyle diğer koordinatörlerimize sonsuz teşekkürler..
