Esra Karakılıç – Interbus Sonrası Yorumu

Bugün Türkiye’ye döneli tam bir hafta oldu ama benim aklım hala otobüste  Nasıl anlatsam nerden başlasam hiç bilmiyorum ama söylenecek anlatılacak o kadar çok anı biriktirdim ki. Zaten öncesinde Türkiye macerasını tamamlamıştım, sırada Avrupa vardı. Herkesin olduğu gibi benim de hayallerimin başında yer alıyordu. Arkadaşım Özlem Suzan sayesinde Interbus’la tanıştım ve yanıma yılların arkadaşlarını bir de kardeşimi alarak yola düştüm. Tabi ki herkes böyle bir turun delilik olduğunu, nasıl başa çıkacağımızı söyledi. Tabi ki muhteşem bi delilikti ve bu yüzden yapılmalıydı. Yola çıktığımız andan itibaren zaten müthiş bi tur olacağını anladık. Tura kalabalık başlamış olabiliriz ama bunun yanında ki Interbus’un en güzel özelliği de bu bence çok güzel insanlar tanıdım. Dünyayı her türlü gezebilirsiniz ama bir otobüsün içinde tanımadığınız insanlarla müthiş eğlenceli anılar yaşayarak sadece Interbus’la yapabilirsiniz.

Caner Durukan’ın mola anonslarını, mola sonunda mor otobüs diye bağırmalarını, ne demiş şair diye başladığı cümlelerini, müthiş ikramlarını, gönlünün genişliğini, muhteşem koordinatörümüz Burak’ın her daim var olan ilgisini, alakasını, keyifli sohbetlerini, Alp’in hiç ummadığımız anda yanımızda belirmesini ve tüm güleryüzlülüğü ile her anımızı renklendirmesini, ve tabi ki Onur’un enerjisiyle bizi her daim güldürmesini unutmak mümkün değil. He bir de Fransız’ların gazabına uğrayıp 9500 Euro cezaya rağmen bize hiç bir şey yansıtmayan ve hala güleryüzüyle enerjimizi yüksek tutan Caner Durukan’a ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Biz ona boşuna Big Boss demedik o da bizi yarı yolda bırakmadı tabi ki.

Her yaş grubunun olması da bu turu güzel yapan şeylerden biriydi bence. Hepimizin enerjisi ile bambaşka bişi çıktı ortaya. İşte bunu sadece Interbus’la yaşayabilirsiniz. Giray’ın ummadığımız andaki çıkışlarını, girdiğimiz gülme krizlerini, Cemre’yle iki ülke arasında kaldığımızda şimdi biz boşlukta mıyız diyerek birbirimize anlamsızca bakmalarımızı, Koray’ın tepkisiz gülüşlerini, Burak’tan sonra görevi devralan Uğur ve Muhammer’in sıcak su dağıtmalarını, Buket’in yani Mary’imizin çılgın fikirlerini, Ahmet abinin yani otobüsümüzün badboyunun enerjikliğini, Hülya’nın hülyalı bakışlarını, Müge’nin mutlu olmalarını, Semanur’un samimiyetini, son olarak arka beşli olmanın faydalarından Feza ile tanışmanın vermiş olduğu büyük mutluluk ve beni bi de böyle çek, bacağımı şöyle uzatsam yatabilir mısın, çikolata mı var diyişlerimizi ve her ülkede çektiğimiz halayları da unutamıyorum, unutamayacağım.

Bunların yanında mesela uyurken her yanınız uyuşacak, önceleri ya nasıl uyunacak böyle diyeceksiniz ama sonra hiç bişi umrunuzda bile olmayacak neden mi? Her gün yeni bir ülkeye uyanacaksınız, her an başka bi muhabbete kahkaha atacaksınız, günde birkaç farklı şehir göreceksiniz, km’lerce yürüyeceksiniz, ama hepsinin tadı damağınızda kalacak. Nitekim biz şuan o durumdayız ben evime yani mor otobüse dönmek istiyorum. Geldiğimizden beri ne yerde ne de gökteyiz, aklımız da ruhumuz da Interbus’ta. Gördüğümüz yerlerin yanında yaşadıklarımız, otobüste paylaştıklarımız paha biçilemez. Öyle ki bazı gittiğiniz yerlerde ülkeden daha cok yaşadığınız anıları hatırlayacaksınız. Keyifle, anıyla, bol kahkahayla, eğlenceyle, paylaşmayla bi Avrupa turu. İşte bu sadece Interbus’la olur. Düşünmeden katılın zira biz bir kez daha katılmak için can atıyoruz. Hatta Big Boss dünyanın farklı yerlerine de götürsün bizi. Gezeceksek Interbus’la gezelim bea! Hayaller illa ki gerçekleşir, ama Interbus’la bi başka gerçekleşir. Ve son olarak mor otobüs hepiniz iyi ki vardınız, iyi ki hayatıma renk oldunuz

Kuş ölür, biz uçuşu hatırlayacağız !

Interbus Katılımcı Yorumları

Menü